Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2020 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Karanlığın Efendisi - 26. Bölüm

Araba nihayet malikâneye vardığında Ares, arabasını her zaman park ettiği yere bırakmıştı. Ares abadan indiğinde sevgilisinin olduğu tarafa geçip, onunda arabadan inmesine yardım etmişti. Yavaş adımlarla malikayene yaklaştıkları sıra onları kapıda karşılayan Cenk olmuştu. “Hoş geldiniz, geçmiş olsun Beren” çiftin geçmesine müsaade ettiğinde Beren’ in diğer kolundan tutup, yürümesini kolaylaştırmıştı. “Teşekkür ederim” yüzünde naif bir gülümseme ile karşıladığı sıra diğer aile bireylerine onların yanına ulaşmıştı. “Güzel kızım benim, ağrın var mı?” ailenin manevi annesi Meliha hanımın telaşlı yüzüne baktı Beren. İçinin biraz olsun rahat hissetmesi için yüzünde daha geniş, sıcak bir gülümseme yaydı. Anıl, Ares ve Beren’ in ayrılmasının ardından birlikte kahvaltı edebilmek adına, Arslan çiftini malikâneye getirmişti. “İyiyim Meliha teyze. Ufak bir burkulma, çokta önemli bir şey yok” ona bir anne gibi yaklaşan bu kadından ötürü içi ısınan Beren, sözlerini memnuniyetin bir parçası o...

Karanlığın Efendisi - 25. Bölüm

Sabah güneşin doğumunun ardından ilk uyanan Ares olmuştu. Gözleri aralandığında, kendine gelmeyi beklediğinde, yanında uyuyan bedeni buldu gözleri. Olanların ardından ilk kez uyumasını kolaylaştıracak herhangi bir ilaç kullanmadan uyumayı başarmıştı. Bu uykuyu bile yanında mışıl mışıl uyuyan bedene borçluydu Ares. Gözlerini aralayıp, yüzünde beliren gülümsemeyi ve güne iyi başlamasının tek nedeni yanında uyuyan güzeller güzeli sevgilisindendi. Hayatının nasıl ilerlediğini düşündüğünde, böyle zamanların da hayatında yer bulacağı hiç ama hiç akılına gelmeyecek şeylerdi. Hiç aklında gelebilir miydi ki; hayatta olup, nefes olmanın bir gün onu rahatsız etmeyeceği? Birinin tek bir sözü ile her şeyi geride bırakmaya razı geleceği aklının köşesinden bile geçebilir miydi? Aldığı nefes bile rahatlatıyordu onu. Kalbinin ritminin bozulması bu yanında uyuyan bedenden kaynaklansa da bundan nasıl rahatsız olabilirdi? Beren yavaşça kıpırdanıp, gözlerini araladığında, onun bu tatlı hallerine şahi...

Karanlığın Efendisi - 24. Bölüm

“Onlara neler anlatacağını, tahmin edebiliyorum güzelim. Ama yaptığım şey için artık daha fazla gözyaşlarını düşürme” onu kolları arasında almak istese de, bunun pek mümkün olmadığını düşündü o an. Arabaya binip, kabristana ulaşmışlardı. Şimdi ise kabristanın girişinde, öylece duruyordu çift. Ares’ in sözlerini aşı ile onaylayan Beren, daha sonra arabadan inip, kabristanın içine doğru ilerledi. Etraf hayli kalabalıktan, yeni defnedilen bir cenazeden dolayıydı. Anne ve babasının mezarına ulaşmak için ilerleyen Beren, yol boyunca gözlerini kalabalıktan ayırmamıştı. Yeni bir acı, çok taze bir kayıptı. Anne ve babasının mezarına ulaşmasına az bi mesafe kalmıştı ki, tüm o kalabalığın sesini bastıran bir feryat duydu Beren. Bir kadın sesiydi, onun sözleri kulaklarına ulaştıkça adım atmayı bıraktı. “Ben nasıl yaşayabilirim ki onsuz? Beni de onunla birlikte gömün, benim ondan başka kimsem yok. Ne olur beni onsuz bırakmayın” bu haykırış; yaklaşık bir buçuk senelik nişanlısını, şu...